Duyuru ve Haberler
-
2022
Pelvik Taban ve Kozmetik Jinekoloji Derneğinin ilk Kongresi 23 - 25 Eylül 2022 tarihleriarasında İstanbul'da gerçekleştirildi.
-
2022
Yönetim kurulu üyesi olduğum Pelvik taban ve Kozmetik Jinekoloji Derneği (PET-KOZ)'nin 23 - 25 Eylül 2022 tarihinde düzenleyeceği Kongrede, yerli ve yabancı uzman meslektaşlarımızla Pelvik Taban Cerrahisindeki güncel gelişmeleri sunmaya ve tartışmaya çalışacağız
-
2022
İdrar kaçırma, tutamama veya idrar kesesinin çalışma problemi olan kadınlarda tam düzelme mümkün mü?
Aslında tanıda da aynı kafa karışıklığı mevcut. Örneğin, birçok nedeni olabilen idrar kaçırma şikayeti ile gelen hastaların çoğuna aynı tanı konularak, özellikle son yıllarda popüler olan band operasyonları uygulanmaktadır. Bu operasyonlar son derece başarılı girişimlerdir ancak hastaların sadece % 20 sinde etkilidir. Geri kalan % 80 hastada sadece bir bölgeye yönelik band yerleştirmek sorunu çözmez, komple bir düzeltme gerekir.
Tıpta yan dallarında gelişmesiyle Kadın Doğum Uzmanlarının dışında, Ürologlar, Proktologlar, Nörolog – Nöroşiürji, Fizik Tedavi uzmanları da bu bölge sorunlarıyla ilgilenmeye başlamıştır. Ancak öncelikle kendi organlarına odaklanmışlardır. Örneğin, bize göre ilaç ancak %10 - 15 hastada etkindir o da hastanın iyi seçilmesi şartıyla. Mesaneye yapılan cerrahi girişimler hem hasta için zorlayıcı, hem de çoğunlukla sonuçsuzdur. Sorun mesanenin değil, vajinanın sorunu olabilir. Mesane, vajinanın üstünde “trambolin” modeli gibi durur. Bağlar ve zarlar zayıflarsa trambolin çöker, dolayısıyla üstünde duran idrar kesesi de çöker. Az miktarda idrarla bile kişi, beynine giden mesajla mesanesinin dolduğunu sanar ve tuvalete gider. Ama boşaltacak çok bir şey yoktur. Bu kısır döngü hayatı çekilmez yapar. Akılcı çözüm, bu bağları yenilemek ve anatomiyi düzeltmektir. Halk tarafından da artık bilinen “aşırı aktif mesane” tedavisinde uyguladığımız cerrahinin genel mantığı budur.
Uyguladığımız İntegral Teori Temelli Goeschen - Çalışkan yöntemiyle pelvik bölge organlarını (İdrar kesesi, idrar borusu, vajina, kalın barsakın son kısmı) bir bütün olarak ele alıyoruz ve onarımı her bölgede yapıyoruz. Sonuçta saf stress inkontinansta % 95, diğer fonksiyonel bozukluklarda, hemen ameliyat sonrasında bile % 70 - 85 oranında iyileşme görüyoruz
-
2022
Pegasus Dergide Çıkan Yazımız
-
2022
Şubat 2022 / Derneğin, Samsun'da TJOD (Türk Jinekoloji ve Obstetri Derneği) ile ortak düzenlediği ilk bilimsel toplantısında sözlü ve canlı cerrahi sunum ile bilgilerimi paylaşacağım.
-
2021
Aralık 2021 / Derneğimizin ilk kongresi 23-25 Eylül 2022 tarihlerinde Hilton İstanbul Maslak Otel’de gerçekleştirilecektir.
-
2021
Ekim 2021 / Yönetim Kurulu üyesi olduğum, Pelvik Taban ve Kozmetik Jinekoloji Derneği (PET-KOZ) kuruldu.
2019
Dünyada Pelvik Taban Cerrahisinde en önemli topluluklardan biri olan ISPP (International Society of Pelviperineology) 2019 toplantısında; İleri derece rahim sarkmalarında tamamen kendi tekniklerimizi de içeren cerrahi tedavi tekniğimizi paylaştık.
2019
Özellikle ileri derece sarkmalarda yüksek başarı oranları elde ettiğimiz Goeschen/Çalışkan tekniğini, İtalya'da Uluslararası Pelviperineoloji kongresinde sunacağız.
2019
Uluslararası çok merkezli bir çalışma ile; uyguladığımız modern ameliyat tekniklerinin anatomik düzelme ile birlikte, birçok idrar sorununda etkileyici ve kalıcı çözümler sunduğunu gösterdik.
2019
2. Türk-Rus Ürojinekoloji Sempozyumunda (17-18 Kasım), Goeschen/Çalışkan tekniği ile yaptığımız Pelvik Taban operasyonlarını yerli ve yabancı meslektaşlarımız ile paylaştık.
2018
2008 yılından itibaren tamamen kendi orijinal tekniğimiz ile yaptığımız bazı ameliyatların uzun dönem başarılı sonuçları, Avrupanın saygın Üroloji dergisi Central European Journal of Urology'de yayınlandı. %98 civarındaki başarı oranı dışında, yüksek hasta memnuniyeti, düşük tekrarlama ve komplikasyon oranı ile literatürde yerini aldı.
2017
Daha önce uluslararası bir dergide yayınlanan makalemiz, saygın bir Üroloji dergisinin Mayıs 2017 sayısındaki bir derleme de referans gösterilerek alıntılanmıştır. POP cerrahisinde İntegral Sistem tabanlı, yüksek hasta memnuniyeti ve başarısı olan Goeschen/Çalışkan tekniğinin sonuçlarının bir Üroloji dergisinde yayınlanması bizim için çok önemli ve anlamlıdır. Çünkü, %98-99 anatomik düzelme ile birlikte, OAB (Over Active Bladder) semptomlarında (noktüri, pollaküri, urge ve beraberinde urge inkontinans) cerrahi olarak %60-80 başarı sağlayabilmekteyiz. Birçok Ürolog için idrar kesesinin çalışma sorunlarına yönelik cerrahi tedavi yoktur, sorunun çözümü yanlış yerlerde aranmaktadır. Şu an yazımı biten son çalışmamızda, sonuçlar daha iyi ve çarpıcı. Referans gösterildiğimiz derlemenin yazarının Ürolog olması ayrıca anlamlı ve değerlidir.
2016
2016
İatrojenik olarak gelişen ve en ağır idrar kaçırma şekli olan " Zincirlenmiş Vajen Sendromu" tedavisinde uyguladığımız ve bu alanda Türkiye'de ilk kez yayınlanan çalışmamız, Türkiye Klinikleri Dergisinde basıldı.
2016
"Pelvik Taban Cerrahisinde güncel yaklaşımlar ve sonuçları" isimli toplantımızda Aile Hekimleri bir araya geldik.
2016
2016
Uyguladığımız Goeschen/Çalışkan tekniğinin, çevre organ hasarlarında da etkili olabileceğini göstermeye çalıştığımız bir vaka... " Pelvik Organ Sarkma Cerrahisinde " yenilik olarak yayınlandı...
2016
2015
ISPP International Society for Pelviperineology
12th–15th September 2014 · Munich · Germany
www.chirurgie-tv.de/c/mid,23324,Filme_auf_Abruf/?v=288082
www.chirurgie-tv.de/c/mid,23324,Filme_auf_Abruf/?v=288136
www.chirurgie-tv.de/c/mid,23324,Filme_auf_Abruf/?v=2880762015
Literatürde en yüksek anatomik başarı ve en düşük komplikasyon oranlarını bildirdiğimiz, çalışmamız Pelviperineology Journal 'ın son sayısında yayınlandı.
2015
2015
Pelviperineoloji dergisi, Mart 2015 sayısındaki Prof.Dr.Klaus Goeschen ‘in , “Role of uterosacral ligaments in the causation and cure of chronic pelvic pain syndrome” isimli yazısı üzerine yayınlanan yorumum…
I am very pleased to confirm Professor Goeschen’s comments on a loose uterosacral ligament being responsible for the causation of a wide rang of bladder, bowel and chronic pelvic pain symptoms (of posterior fornix syndrome). There is no question about the existence of the posterior fornix syndrome.
My experience began in 2005 and it concerns the posterior IVS (pIVS). Up to now I have operated approximately 400 women with complaints of frequency, urge, nocturia and chronic pelvic pain (CPPS), who had have a terrible social life. Because they couldn't sleep through, they had have many problem in their marriage and daily life. In almost 90% of cases all complaints disappeared within the next 24 hours after pIVS and results were stable at follow up 1 year post op. The effect on quality of life following cure of CPPS and nocturia is remarkable.
Since 2005 all my prolapse patients were treated with posterior IVS in addition to other surgical steps. At 12 months, the anatomical recurrence rate is less than 2%, the symptomatic cure rate more than 80%.
Most of the patients were hopeless due to numerous frustrating drug treatment and operations. Fortunately, this was the past. Nowadays we can help these patients with a reconstruction of the posterior suspension system. As a gynecologist, I know how is this success precious by urogynecological patients.
I work in Denizli Turkey, where we do not have the facilities of large hospitals. The pIVS which I use is a very simple operation with few problems and it is therefore very suitable for cure of these problems”.
Dr Alpaslan Caliskan MD
Denizli, Turkey2015
2015
2014
2013
15 Mayıs 2013
Alman Cerrah, Uyguladığı Yöntemi Denizli'de Anlattı
Denizli Devlet Hastanesi'nde görevli Kadın Doğum Uzmanı Dr. Alpaslan Çalışkan'ın daveti üzerine pelvik rekonstrüktif cerrahi uygulamalarının yaratıcısı Alman Prof. Dr. Klaus Goeschen, hastaneyi ziyaret edip bilgi verdi, idrar kaçırma ve sarkma rahatsızlığı olan iki hastanın ameliyatına girerek izledi.
Dünyada pelvik rekonstrüktif cerrahi yöntemlerinin ilk uygulayıcılarından biri olan Alman Prof. Dr. Klaus Goeschen, Denizli Devlet Hastanesi Kadın Doğum Servisi'ni ziyaret etti. Hastane doktorlarından Alpaslan Çalışkan'ın daveti üzerine hastaneye gelen Goeschen, yapılan ameliyatlar hakkında bilgi aldı, idrar kaçırma ve sarkma problemi olan iki hastanın ameliyatına da girip izledi. Pelvik rekonstrüktif cerrahi uygulamaları hakkında bilgi de veren Prof. Dr. Goeschen, pelvik taban cerrahisi yöntemiyle rahim, idrar kesesi sarkması, kalın bağırsak sarkmaları ve idrar kaçırma gibi problemi olan kadınların başarılı bir şekilde ameliyat edildiğini kaydetti.
Her dört kadından birinde bu tür rahatsızlıkların yaşandığını dile getiren Alman doktor Goeschen, şunları söyledi:
"Bu durum sadece ileri yaştaki kadınların değil aynı zamanda doğum sonu her üç kadından birinde idrar kesesi ile ilgili sorunlar yaşanabilmekte ve bunların çok azı normale dönebilmektedir ve tabu olarak görülmektedir. Bu tür rahatsızlıklar kişilerin yaşam kalitesini düşürmektedir. Utanma, kendine güveni yitirme ve partnerlerinin problemleri fark etme korkusu gibi nedenler bu kişilerin cinsel yaşamlarını ciddi şekilde kısıtlamaktadır. Problemlerin artmasına rağmen hasta şikayetlerini doktora veya yakınındakilere anlatmaktan utanmakta, diğerleri de kendi yaşında bu problemlerin normal olduğunu düşünmektedir. Eskiden yüzde 40-50 başarı sağlayan geçici iyileşme sağlayan ameliyatlar yeni yöntemle yüzde 90 başarıya ulaşılmaktadır."
Denizli Devlet Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Dr. Alparslan Çalışkan ise, pelvik taban cerrahi yönteminin en önemli yaratıcısı ve uygulayıcısı olan Prof. Dr. Klaus Goeschen'i ağırlamaktan mutluluk duyduklarını belirtip, Goeschen'den öğrendikleri yöntemi 5 yıldır Denizli Devlet Hastanesi'nde başarıyla uyguladıklarını hatırlattı. Dr. Çalışkan, "Günümüzde kadınların en önemli sorunlarının başında gelen idrar kaçırma, genetik organ sarkması gibi problemleri hocamızdan öğrendiğimiz yöntemle Denizli Devlet Hastanesi'ne gelen hastalarımızın korkulu rüyası olmaktan çıkardık" diye konuştu.
Kaynak : HABERLER.COM